14 Eylül 2009 Pazartesi

15 günde dava açmayan selzede şirketi, yüklü vergi cezası bekliyor

15 günde dava açmayan selzede şirketi, yüklü vergi cezası bekliyor

Bumin Doğrusöz - 14 Eylül 2009 Pazartesi - Referans



Sel mağduru mükelleflerin ileride vergi ve cezalarla karşılaşmamaları için ilk etapta dilekçeyle vergi dairelerine başvurmaları ve yetkili ticaret mahkemelerinde dava açmaları gerekiyor.



Ülkemiz son günlerde çeşitli bölgelerde oluşan sel felaketleri ile boğuşuyor. Bu felaketlerin sonucunda işletmelerde oluşan maddi kayıpların boyutunun birkaç milyar doları bulacağı şimdiden belli.

Bu felaketlerin oluşumundaki sebepler üzerinde önemle durulması, sebebin sadece aşırı yağışa bağlanarak diğer unsurların görmezden gelinmemesi, sorumlu ve sorumlulukların tartışılması, hiç şüphesiz hem gelecek felaketlerin önlenmesi açısından hem de tazminat hukuku açısından son derece önemli.

Küresel ısınmaya bağlı olarak hazırlanan çeşitli raporların, hava anormalliklerinin ve dolayısıyla buna bağlı felaketlerin süreceğine işaret ettiği unutulmamalıdır.

Ancak görünüşe bakılırsa bu tartışma, imar ruhsatlarının verilmesi ve imar planlarının yapılmasının hangi partili belediye başkanı zamanında yapıldığı noktasına indirgenmiş durumda. Oysa tartışılması gereken, sistem ve yerel yönetimlerin yetkileri ve yapılanmaları. Demek ki sistem, belediye başkanlarına dilediği şekilde hareket olanağı veriyor. O halde bu yapının değişmesi gerekir. Çarpık kentleşmenin önüne mutlaka geçilmesi, bu konuda yerel yönetimlerin ve gerektiği ölçüde merkezi idarenin dahi yetkilerinin sınırlandırılması ve çok katı kurallara bağlanması ve bu kuralların özellikle kamu görevlileri açısından ceza hukuku kuralları ile güçlendirilmesi gerekir.

Bu konular, şimdilik yazımızın konusu değil. Biz bu noktada, sel dolayısıyla zarara uğrayan mükellef ve işletmelerin yapması gerekenler üzerinde durmak istiyoruz.



Takdir komisyonuna müracaat edilmeli

Mükelleflerin veya işletmelerin sel dolayısıyla oluşan zararlarını kanıtlayabilmeleri ve kayıtlarına intikal ettirebilmeleri için öncelikle, vergi daireleri aracılığıyla takdir komisyonlarına müracaat etmeleri ve zayi olan malların ve diğer varlıkların takdiri ve tespitini istemeleri gerekmektedir. Bu müracaatta dilekçeye zayi olan malların (ticari mallar, hammadde, yardımcı madde, mamul madde vb, demirbaşlar, araçlar, tesis ve makineler) listesi, itfaiyeden, belediye zabıta müdürlüğünden veya mahalli karakoldan alınacak tespit tutanağının da eklenmesi gerekmektedir.

Maliye Bakanlığı daha basit bir usul belirlemedikçe, takdir komisyonlarının yıl sonuna kadar bu takdiri yapmaları veya zararı rakamsal boyutu ile tespit etmeleri zor görünmektedir.

Bu nedenle bizim önerimiz, hem takdir komisyonuna işini kolaylaştıracak verilerin sunulabilmesi hem de takdir komisyonu kararı kısa sürede alınmazsa ihtirazi kayıtla verilecek beyannamelere veri oluşturabilmesi amacıyla zarar tespitinin ayrıca ve hemen yetkili ve görevli mahkemelere de yaptırılmasıdır.



Mahkemeden zayi belgesi alınmalı

Mükelleflerin, bu felaket içerisinde defter ve belgelerinin de zarar görmüş olması halinde yapmaları gereken bir başka işlem de yetkili ve görevli asliye ticaret mahklemesine müracaatla "zayi belgesi" almaları gereğidir. Zira ileride yapılacak incelemelerde bu belge olmaksızın defter ve belgeler ibraz edilemezse, mükellefler suçlu durumuna düşebilirler.

Zayi belgesi almak için mahkemeye müracaatın on beş gün içerisinde yapılması gerekmektedir. Bu süre, zayi olma halinin öğrenilmesinden itibaren işlemeye başlamaktadır.

Mahkemeye yapılacak müracaatta da dilekçeye zayi olan defter ve belgelerin listesi ile itfaiyeden, belediye zabıta müdürlüğünden veya mahalli karakoldan alınacak tespit tutanağının da eklenmesi gerekmektedir. Ayrıca zayi olan defterlerin tasdikli olduğuna ilişkin ilgili noter yazılarının eklenmesi gerekmekteyse de bu yazılar dava açıldıktan sonra da mahkemeye sunulabilir. Selde zarar gören defter ve belgeler, okunamayacak halde de olsa, mahkemece bilirkişi incelemesi yapılması ihtimaline karşılık saklanmalıdır.



Yitirilen malların KDV açısından durumu

Burada üzerinde durulması gereken bir diğer nokta da zayi olan mallara ilişkin daha önce indirim konusu yapılmış KDV'nin, bu dönem KDV'sine eklenerek beyan edilmesinin gerekip gerekmediğidir. Bu konuda KDV Kanunu'nun 30/c maddesine göre "(...), sel felaketi (...) sonucu zayi olanlar hariç olmak üzere, zayi olan mallara ait Katma Değer Vergisi mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan Katma Değer Vergisi'nden indirilemez". 282 sıra no'lu VUK Genel Tebliği'nin 7. bölümünde "Deprem ve sel felaketi sonucu zayi olduğu takdir komisyonlarınca tespit olunan mallara ilişkin olarak yüklenilip önceki dönemlerde indirim konusu yapılan katma değer vergileri ile ilgili olarak Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 30/c maddesine göre işlem yapılmayacak, diğer bir ifade ile bu mallarla ilgili olup önceki dönemlerde indirilen katma değer vergileri düzeltme yoluyla mükelleflerden istenilmeyecek, henüz indirilememiş olan katma değer vergileri ise takip eden dönemlerde indirilebileceği" açıklanmıştır.

Bu nedenle sel felaketi sonucu zayi olan ticari mallara ve demirbaşlara ait olarak yüklenilmiş ve daha önce indirim konusu yapılmış KDV açısından yapılacak bir şey yoktur. Yukarıda söz konusu ettiğimiz takdir komisyonuna müracaat, KDV açısından da kendiliğinden sonuç doğuracaktır

Selzede 15 gün içinde dava açsın vergi cezası yemesin



İstanbul ve çevresinde yaşanan sel felaketinde mal kaybına uğrayan işletmelerin, mali ve hukuki sorunlarla karşılaşmamak için yetkili ticaret mahkemelerine 15 gün içinde dava açması gerekiyor. İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan, “Mağdur mükellefler bu sürede dava açmadığı takdirde defter ve belgelerini ibrazdan kaçınmış sayılır” dedi.





İSTANBUL ve çevresinde yaşanan sel felaketinde mal kaybına uğrayan işletmelerin, mali ve hukuki sorunlarla karşılaşmamak için vergi idaresine başvurması ve ticaret mahkemesine 15 gün içinde dava açması gerekiyor. Selzede vergi mükelleflerinin bir dizi yasal işlem yapmasının gerekli olduğunu söyleyen İstanbul Serbest Muhasebeciler Mali Müşavirler Odası (İSMMMO) Başkanı Yahya Arıkan, “Henüz yaraları taze olan ticari işletmelerin adeta zamanla yarışarak 15 gün içinde dava açması gerekiyor” dedi.



23 Eylül’e kadar



Selzedeleri, yasayla belirlenen süreyi kaçırmama konusunda uyaran İSMMMO Başkanı Arıkan, mağdurların vergi idaresine ve ticaret mahkemesine zamanında başvururmasının önemine değinerek şu bilgileri verdi: “Takdir komisyonu selde kaybedilen malların ve diğer varlıkların bedelini tespit eder. Ancak selzede mükelleflerin sadece bu bedeli tespit ettirmesi yeterli olmuyor. Mükelleflerin ayrıca dilekçeyle vergi dairesine başvurması gerekiyor. Selzede işletmelerin, yetkili ticaret mahkemesine 15 gün içinde dava açması gerekiyor. Yani olayın olduğu 07 Eylül’den itibaren 23 Eylül’e kadar ki süre içinde bu davayı açabilir. Aksi takdirde ileride yüklü vergi ve cezalar ile karşılaşmaları olası. Mağdur mükellefler bu sürede dava açmadığı takdirde defter ve belgelerini ibrazdan kaçınmış sayılır.”



Dilekçeyle başvurulacak



Arıkan, selzede mükelleflerin herhangi bir cezayla karşılaşmamaları için hangi başvuruları yapacağını şöyle anlattı:

Mükellefler, bağlı oldukları vergi dairesine bir dilekçe ile müracaat ederek takdir komisyonundan zayi olan malların ve diğer varlıkların takdiri ve tespitini istemeli.



Dilekçeye zarar gören malların listesi, itfaiyeden ve belediye zabıta müdürlüğünden alınacak tespit tutanağı ve selde kaybolan veya bozulan ticari defterler ve belgelerin de eklenmesi gerekiyor.



Vergi mükelleflerinin, işyeri merkezinde yetkili olan ticaret mahkemesine yine dilekçe ile dava açarak zayi olan ticari defter ve vesikaların zayi olduğuna ilişkin belge alması gerekiyor.



Mallarını ve diğer varlıklarını sigorta ettiren vergi mükelleflerinin ilgili sigortaya müracaat ederek ekpertiz aracılığıyla değer tespiti yaptırması ve sigortadan alınan tazminatın da muhasebe kayıtlarına gelir olarak aktarılması gerekiyor.



Yürekli: 40 ton kâğıt yok oldu



İSTANBUL’da Basın Ekspres yolundaki sel felaketinin ardından Ayamama Deresi yatağındaki şirketler zararlarını açıklamaya devam ediyor. Bu yolda yer alan Yürekli Kağıtçılık da ciddi zarar gördü. Firma atık kağıtlarını toplayarak, geri dönüşümüne yardımcı olan Yürekli Kağıtçılık, İkitelli bölgesinde 3 bin 600 metrekarelik bir alanda kurulu. Yürekli Kağıtçılık Ortağı Ercan Yürekli, “Tesiste sel sonrası kapalı olan ofisler, yemekhane ve depo kulanılamaz durumda. Sel suları şirkete ait 9 kamyonu, 1 iş makinesi ve 1 adet forklifti sürükleyerek kullanılamaz hale getirdi. Açık alandaki 30-40 ton kağıt tamamen yok oldu. 70-80 ton kağıdın yüzde 50’si sel suları ile kullanılamaz durumda” diye konuştu.



Tekirdağ’ın sel faturası 2 milyon lirayı buldu



İSTANBUL ekonomisine tahmini 300 milyon TL’ye yakın zarara neden olan sel felaketi, Tekirdağ ekonomisine de 2 milyon dolar zarar verdi. Tekirdağ Ticaret ve Sanayi Odası(TTSO) Başkanı Mustafa Yurdanur, selin şehir merkezine bir zararının olmadığını vurgulayarak, “Seralar ve Kumbağ’daki tuğla fabrikalarına verdiği zarar 2 milyon doları buldu. Tuğla fabrikaları halen sular altında temizlenmeleri on günü bulur” dedi. 20 gün fabrikalara girilemeyeceğini aktaran Yurdanur, 80 seranın da su altında kaldığını kaydetti.



KDV ilave edilmiyor



YİTİRİLEN malların KDV açısından durumuna da değinen Yahya Arıkan şunları söyledi: “KDV Kanunu’nun 30. maddesinin c bendine göre selde zayi olan mallara ait yüklenilen ve indirilen KDV’nin daha sonra ilave edilmesi gerekmiyor. Konuya ilişkin olarak, Maliye Bakanlığı’nın 282 sıra nolu V.U.K. Genel Tebliği’nin 7’nci bölümünde de KDV Kanunu’nun 30/c maddesine göre bu mallarla ilgili önceki dönemlerde indirilen katma değer vergilerinin düzeltme yoluyla mükelleflerden istenilmeyeceği, henüz indirilememiş olan katma değer vergilerinin ise takip eden dönemlerde indirilebileceği açıklandı.”



14 Eylül 2009 Hürriyet