3 Haziran 2011 Cuma

Yeni TTK’da Ticari Defterler

Yeni TTK’da Ticari Defterler

6102 Sayılı Yeni TTK, ( Türk Ticaret Kanunu) 13 Haziran 2011 tarihinde TBMM Genel kurulunda kabul edilip, 14 Şubat 2011 tarihli Resmi Gazetede yayınlanmış, belirli maddelerin niteliklerine göre 1 Temmuz 2012 ve 1 Ocak 2013 tarihi itibari ile yürürlüğe girecektir.

Anahtar Kavramlar; Türkiye Muhasebe Standartları ( TMS), Uluslar arası Finans Raporlama Standartları ( IFRS)

Bilindiği üzere Ticari defter ve belgelerin tutulması ve düzenlenmesi ile ilgili hükümler, Ticaret Kanunu ve Vergi Usul Kanunlarında düzenlenmiştir. Makalemizin konusunu Prof. Dr. Ünal TEKİNALP’in başkanlığında akademisyenler, yargı mensupları ve meslek kuruluşları temsilcileri tarafından oluşturulan komisyon tarafından hazırlanan ve 2005 yılından bu yana parlamentoda çeşitli alt komisyonlardan tartışa gelen ve nihayet kabul edilen Yeni Türk Ticaret Kanununun “ Ticari Defterler” başlıklı düzenlemeler ve muhtemel uygulamalar ele alınmıştır.

YTKK’nın Ticari Defterler, Defter Tutma ve Envanter Başlıklı, Defter Tutma Yükümlülüğü bölümünde;

“MADDE 64- (1) Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle malvarlığı durumunu, Türkiye Muhasebe Standartlarına ve 88 inci madde hükümleri başta olmak üzere bu Kanuna göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir.

(2) Tacir, işletmesiyle ilgili olarak gönderilmiş bulunan her türlü belgenin, fotokopi, karbonlu kopya, mikrofiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekildeki bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür.

(3) Ticari defterler, açılış ve kapanışlarında noter tarafından onaylanır. Kapanış onayları, izleyen faaliyet döneminin altıncı ayının sonuna kadar yapılır. Şirketlerin kuruluşunda defterlerin açılışı ticaret sicili müdürlükleri tarafından da onaylanabilir. Açılış onayının noter tarafından yapıldığı hâllerde noter, ticaret sicili tasdiknamesini aramak zorundadır. Türkiye Muhasebe Standartlarına göre elektronik ortamda veya dosyalama suretiyle tutulan defterlerin açılış ve kapanış onaylarının şekli ve esasları ile bu defterlerin nasıl tutulacağı Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca bir tebliğle belirlenir.

(4) Pay defteri, yönetim kurulu karar defteri ve genel kurul toplantı ve müzakere defteri gibi işletmenin muhasebesiyle ilgili olmayan defterler de ticari defterlerdir.

(5) Yevmiye, defteri kebir ve envanter defteri dışında tutulacak defterler Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu tarafından bir tebliğ ile belirlenir.

II - Defterlerin tutulması

MADDE 65- (1) Defterler ve gerekli diğer kayıtlar Türkçe tutulur. Kısaltmalar, rakamlar, harfler ve semboller kullanıldığı takdirde bunların anlamları açıkça belirtilmelidir.

(2) Defterlere yazımlar ve diğer gerekli kayıtlar, eksiksiz, doğru, zamanında ve düzenli olarak yapılır.

(3) Bir yazım veya kayıt, önceki içeriği belirlenemeyecek şekilde çizilemez ve değiştirilemez. Kayıt sırasında mı yoksa daha sonra mı yapıldığı anlaşılmayan değiştirmeler yasaktır.

(4) Defterler ve gerekli diğer kayıtlar, olgu ve işlemleri saptayan belgelerin dosyalanması şeklinde veya veri taşıyıcıları aracılığıyla tutulabilir; şu şartla ki, muhasebenin bu tutuluş biçimleri ve bu konuda uygulanan yöntemler Türkiye Muhasebe Standartlarına uygun olmalıdır. Defterlerin ve gerekli diğer kayıtların elektronik ortamda tutulması durumunda, bilgilerin saklanma süresince bunlara ulaşılmasının ve bu süre içinde bunların her zaman kolaylıkla okunmasının temin edilmiş olması şarttır. Elektronik ortamda tutulma hâlinde birinci ilâ üçüncü fıkra hükümleri kıyas yoluyla uygulanır.

Kanunun 64. maddesinin 1.fıkrasından da anlaşılacağı üzere, ticari defterlerin IFRS ile uyumlu TMS’ye uygun şekilde tutulacağı emredici bir hüküm niteliğindedir.. Bu suretle bilgi kullanıcılara ve üçüncü şahıslara şeffaf, adil ve tutarlı finansal bilgileri sunmak zorunda olan tüm sermeye şirketleri bu hususta, profesyonel muhasebe-denetim meslek mensuplarının seçimi ve eğitimi konusunda finansal tablolardan sorumlu yönetim kurulları-organları çalışmalarına ivedilikle başlamalıdırlar.

64. maddenin 2. fıkrasının en önemli özelliği, mezkur kanunun gerekçe kısmında açıklanmış ve “ belge yoksa kayıtta yoktur ilkesinden hareketle ( evrak-ı müsbiteye ) , teknik gelişmelere uygun saklama ortamını sınırlayıcı olmayan, gelişmelere açık bir tarzda gösterilmiştir. Bu bağlamda da geçtiğimiz yıllarda Maliye Bakanlığı’na VUK Mükerrer 242. madde ile “elektronik defter, belge ve kayıtların oluşturulması, kaydedilmesi, iletilmesi, muhafaza ve ibrazı ile defter ve belgelerin elektronik ortamda tutulması ve düzenlenmesi uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisi verilmiştir. Aynı maddede, elektronik ortamda tutulmasına ve düzenlenmesine izin verilen defter ve belgelerde yer alması gereken bilgilerin Maliye Bakanlığı'na veya belirleyeceği gerçek veya tüzel kişilere aktarma zorunluluğu getirmeye ve bu hususlarla ilgili uygulamaya ilişkin usul ve esasları tespit etme yetkisi de verilmiş bulunmaktadır.” Maliye Bakanlığı kanunla kendisine verilen yetkisini kullanarak 11.07.2006 tarihinde 361 sıra nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği'ni yayımlamış ve uygulama esaslarını belirlemiştir. Farklı hukuk disiplinleri arasında yapılan bu düzenlemeler uygulamada herhangi bir sorun yaşanmaması açısından müspet bir gelişme olarak karşımızda durmaktadır.

6762 sayılı TTK’ dan farklı olarak mezkur kanun ,tüm ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdikine tabi olmasını buyurmuş, özellikle çift defter kullanma olasılığını ortadan kaldırmıştır. Pay defteri, karar defteri ve genel kurul karar defterlerinde sıklıkla rastlanan çift defter tutma durumu, biri kapanmadan açılan-kapanan defterler ihtilaflarda mahkemelerin önüne farklı defterleri çıkarmakta ve hukuki süreç tıkanmaktaydı. Ayrıca kapanış tasdiklerinin onay süresi, uygulamada zaman sıkışıklığına neden olmaması için faaliyet dönemini izleyen altıncı ayın sonuna uzatılmıştır.

Defterlerin tutulması başlıklı 65. maddesinin 1 fıkrası, ayrıca yorumlamayı gerektirmeyecek bir şekilde defterlerin ve gerekli diğer kayıtların Türkçe’den başka bir dilde tutulamayacağı emredici niteliktedir. Maddenin ikinci fıkrası bilanço ilkelerine atıfta bulunmuş, muhasebe kayıtlarının eksiksiz doğru ve zamanında yapılmasında TMS ile özdeş olan IFRS’in kavramsal çerçevesinde de belirtildiği gibi finansal tablo kullanıcılarının ihtiyacını karşılayacak tam, doğru, zamanında ve düzenli kayıt prensibine uygun bir düzenleme yapmıştır.

SONUÇ:

Belirli maddelerin niteliklerine göre 1 Temmuz 2012 ve özellikle muhasebe standartlarının uygulanması açısından 1 Ocak 2013 tarihi itibaren uygulamaya girecek Yeni TTK, ticari defterler ve bu defterlerin tutulması açısından IFRS’yi baz almıştır. Artık muhasebe kayıt ve uygulamalarının vergi usul kanunu ve vergi mevzuatına göre tutulmasından ziyade, defter ve kayıtlarda yer alan bilgilerin profesyonel muhasebe-denetim meslek mensuplarınca IFRS’yi temel alarak hazırlaması emredici niteliktedir. Vergi verileri ve sonuçları sadece muhasebenin bir sonucu olup, amacı olmayacaktır. Yeni TTK’da şirketlerde en önemli organ olan denetçiler ve uygulamacılar yaklaşan bu sürece uyum sağlamalıdırlar.