30 Temmuz 2009 Perşembe

İş sözleşmesi Damga Vergisine tabi değil

İş sözleşmesi Damga Vergisine tabi değil

Soru: Damga Vergisi Kanununda iş sözleşmelerinin vergiden istisna olduğuna dair bir madde bulamadık. Damga Vergisi Kanununa bağlı (1) sayılı tablonun “ Akitlerle İlgili Kağıtlar” başlıklı bölümünün A/1 fıkrasında belli parayı ihtiva eden mukavelenamelerin binde 7.5 oranında Damga Vergisine tabi olduğu belirtiliyor. Şirketimizde işe aldığımız personelle yapılan iş sözleşmeleri için bu maddeye göre binde 7.5 oranında Damga Vergisi ödenmemiz gerekiyor mu?

Cafer ÖZDEÖZ



Cevap: Vergiye ilgili düzenlemelerin vergi kanunlarında yapılması genel bir kural olmasına karşın, maalesef ülkemizde başta bütçe kanunları olmak üzere, çok değişik yasalarda vergi uygulamalarına ilişkin istisna, muafiyet vb. düzenlemelere yer verilmiş bulunuyor. Bu da uygulamada yanlış işlemlere yol açıyor. Haklı olarak iş sözleşmesinin vergiden müstesna tutulup tutulmadığı için Damga Vergisi Kanununa bakıyorsunuz. Yasada istisna ve muafiyete rastlayamadığınızdan iş sözleşmesinin Damga Vergisine tabi olduğunu düşünüyorsunuz. Oysa;4857 sayılı İş Kanunu’nun 8 nci maddesi hükmüyle “iş sözleşmeleri” Damga Vergisi ve her çeşit resim ve harçtan müstesna tutulmuştur. Şirketinizde işe aldığınız personel için düzenleyeceğiniz iş sözleşmeleri için Damga Vergisi ödemeniz gerekmiyor.



24 Temmuz 2009 Cuma

SOSYAL GÜVENLİK

21 Temmuz 2009 SALI
Resmî Gazete
Sayı : 27295
YÖNETMELİK
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından:
SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNA YAPILAN SİGORTALI VE İŞYERİ
BİLDİRİMLERİNİN BAZI KURUMLARA YAPILMASI GEREKEN
BİLDİRİMLER YERİNE GEÇMESİNE DAİR USUL VE
ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Kısaltmalar
Amaç ve kapsam
MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 8 inci, 9 uncu ve 11 inci maddelerine göre işverenler tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılan sigortalı ve işyerleri bildirimlerinin; 13/6/1952 tarihli ve 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunun 3 üncü maddesi, 5/5/1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 62 nci maddesi, 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 48 inci maddesi ve 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 3 üncü maddesi hükümleri uyarınca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile ilgili bölge müdürlüklerine ve Türkiye İş Kurumuna yapılması gereken bildirimlerin yerine geçmesine dair usul ve esasları düzenlemektir.
(2) Bu Yönetmelik, birinci fıkrada belirtilen Kanunlara göre bildirim yapmakla yükümlü olanları kapsar.
Dayanak
MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik; 5510 sayılı Kanunun Ek 1 inci maddesi hükmüne dayanılarak hazırlanmıştır.
Tanımlar
MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelikte geçen;
a) Bakanlık: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı,
b) Bölge Müdürlüğü: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürlüğünü,
c) İŞKUR: Türkiye İş Kurumunu,
ç) İşçi: Bir İş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye,
d) İşveren: İşçi ve sigortalı sayılan kişileri çalıştıran gerçek veya tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşları,
e) İşyeri: İşçi ve sigortalı sayılanların maddi olan ve olmayan unsurları ile birlikte işlerini yaptıkları yerler ile bu yerlerde üretilen mal veya verilen hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen yerler ile bağlı yerler, dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden veya meslek eğitimi yerleri, avlu ve büro gibi diğer eklentiler ile araçları,
f) Kanun: 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununu,
g) Kurum: Sosyal Güvenlik Kurumunu,
ğ) Sigortalı: Kısa ve/veya uzun vadeli Sigorta kolları bakımından adına prim ödenmesi gereken veya kendi adına prim ödemesi gereken kişiyi ve 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 nci maddesinde belirtilen sandıkları tabi iştirakçileri
ifade eder.
İKİNCİ BÖLÜM
Kuruma Yapılan Sigortalı ve İşyeri Bildirimlerinin
İlgili Kurumlara Yapılmış Sayılması
Kanunun 8 inci maddesine göre yapılan bildirimlerin mahiyeti
MADDE 5 – (1) 2821 sayılı Kanunun 8 inci maddesi uyarınca sigortalılara ilişkin Kuruma yapılan sigortalı bildirimler, 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 62 nci maddesine göre Bakanlığa yapılması gereken bildirimler yerine geçer.
Kanunun 9 uncu maddesine göre yapılan bildirimlerin mahiyeti
MADDE 6 – (1) Kanunun 9 uncu maddesi uyarınca sigortalılara ilişkin Kuruma yapılan bildirimler, Sendikalar Kanununun 62 nci maddesi uyarınca Bakanlığa ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 48 inci maddesi uyarınca İŞKUR’a yapılması gereken bildirimler yerine geçer.
Kanunun 11 inci maddesine göre yapılan bildirimlerin mahiyeti
MADDE 7 – (1) İşverenler tarafından veya ticaret sicili memurluklarınca Kanunun 11 inci maddesi uyarınca işyerlerine ilişkin Kuruma yapılan bildirimler, 4857 sayılı İş Kanununun 3 üncü ve 5953 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi uyarınca Bakanlığın ilgili bölge müdürlüklerine yapılması gereken bildirimler yerine geçer.
(2) İşyerinin miras yoluyla intikali halinde, mirasçıları tarafından ölüm tarihinden itibaren en geç üç ay içinde Kuruma bildirim yapıldığı takdirde, bu maddenin birinci fıkrasına göre ilgili Kurumlara da süresi içinde bildirim yapılmış sayılır.
Sigortalı ve işyeri bildirimlerinin Kuruma yapılma zorunluluğu
MADDE 8 – (1) 5953 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi, 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 62 nci maddesi, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 48 inci maddesi ve 4857 sayılı İş Kanununun 3 üncü maddesi hükümleri uyarınca yapılması gereken sigortalı ve işyeri bildirimleri Kuruma yapılır.
(2) Kuruma bildirim tarihi, ilgili kurumlara bildirim tarihi sayılır.
(3) Kanunun 8, 9 ve 11 inci maddelerine göre işyeri, sigortalı ve Alt işverenler tarafından işyerlerine ilişkin kuruma yapılan bildirimlerle tescil işlemlerine esas belge ve eklerinin birer sureti kurum tarafından 15 gün içinde Bakanlık, Bölge Müdürlükleri ve İŞKUR’a gönderilir. İlgili kurumlar mevzuatları uyarınca işlem yaparlar.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Çeşitli ve Son Hükümler
İdari para cezaları
MADDE 9 – (1) 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunun 3 üncü maddesi, 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 62 nci maddesi, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 48 inci maddesi ve 4857 sayılı İş Kanununun 3 üncü maddesi hükümleri uyarınca ve 5510 sayılı Kanunun 8, 9 ve 11 inci maddelerine göre yapılması gereken bildirimleri yerine getirmeyenler hakkında 5510 sayılı Kanunun 102 nci maddesine göre, Kurum tarafından idari para cezası uygulanır.
506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesinde belirtilen sandık iştirakçilerinin bildirimleri
GEÇİCİ MADDE 1 – (1) 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesinde belirtilen sandıklar, Kuruma devir tarihine kadar iştirakçilerinin sandıkla ilgililerinin başlama ve sona ermesine ilişkin bildirimlerini en geç on gün içinde 28/8/2008 tarihli ve 26981 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin ilgili hükümlerine göre Kuruma yaparlar.
Yürürlük
MADDE 10 – (1) Bu Yönetmelik 1/8/2009 tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 11 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı yürütür.

17 Temmuz 2009 Cuma

Bildirim Ve Formların Düzeltilmesinde, Dünyada Hiçbir Ülkede Uygulanmayan Cezanın Kaldırılmasını Talep Ediyoruz.

Bildirim Ve Formların Düzeltilmesinde, Dünyada Hiçbir Ülkede Uygulanmayan Cezanın Kaldırılmasını Talep Ediyoruz.

Yahya Arıkan - İstanbul SMMM Odası Bşk. -07 Temmuz 2009 Cuma



I-GENEL BİLGİ:



Bilindiği üzere 03.07.2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5904 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile; 213 sayılı Kanunun Mükerrer 355. maddesinde değişiklik yapılmıştır.



Yapılan değişiklik ile madde metni aşağıdaki gibi olmuştur.



VERGİ USUL KANUNU

Mükerrer Madde -355



Kapsam

Bu Kanunun 86, 148, 149, 150, 256 ve 257 nci maddelerinde yer alan zorunluluklar ile mükerrer 257 nci madde uyarınca getirilen zorunluluklara uymayan (Kamu idare ve müesseselerinde bilgi verme görevini yerine getirmeyen yöneticiler dahil);

1. Birinci sınıf tüccarlar ile serbest meslek erbabı hakkında (5904 sayılı Kanunun 22 inci maddesiyle değişen ibare. Yürürlük; 01.08.2009) 1.000 Türk Lirası,

2. İkinci sınıf tüccarlar, defter tutan çiftçiler ile kazancı basit usulde tespit edilenler hakkında (5904 sayılı Kanunun 22 inci maddesiyle değişen ibare. Yürürlük; 01.08.2009) 500 Türk Lirası

3. Yukarıdaki bentlerde yazılı bulunanlar dışında kalanlar hakkında (5904 sayılı Kanunun 22 inci maddesiyle değişen ibare. Yürürlük; 01.08.2009) 250 Türk Lirası

Özel Usulsüzlük cezası kesilir.

Bu hükmün uygulanması için, bilgi ve ibraz ödevinin yerine getirilmesiyle ilgili olarak yapılacak tebliğlerde bilginin verilmesi için tayin olunan sürede cevap verilmemesi, eksik veya yanıltıcı bilgi verilmesi veya defter ve belge ibrazı için tayin olunan süre ile defter ve belgelerin süresinde ibraz edilmemesi durumunda haklarında Kanunun ceza hükümlerinin uygulanması cihetine gidileceğinin ilgililere yazılı olarak bildirilmesi şarttır.

Özel usulsüzlük cezası kesilmesine rağmen mecburiyetleri yerine getirmeyenlere yeniden süre verilerek bu mecburiyetleri yerine getirmeleri tebliğ olunur. Verilen sürede bu mecburiyetlerin yerine getirilmemesi halinde yukarıda yazılı özel usulsüzlük cezaları bir kat artırılarak uygulanır.

(5904 sayılı Kanunun 22 inci maddesiyle eklenen fıkra. Yürürlük; 01.08.2009) Ancak, bu ödevlerin yerine getirilmesine ilişkin usul ve esasların Maliye Bakanlığınca yapılan düzenleyici idari işlemlerle duyurulması halinde, ilgililere ayrıca yazılı olarak bildirilme şartı aranmaz.

Tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etme zorunluluğuna uymayan mükelleflerden her birine, her bir işlem için bu maddeye göre uygulanan cezalardan az olmamak üzere işleme konu tutarın % 5'i nispetinde özel usulsüzlük cezası kesilir. Bu şekilde ceza kesilen mükellefler hakkında üçüncü fıkra hükmü uygulanmaz.



Elektronik ortamda beyanname verilmesi mecburiyetine uyulmaması halinde kesilmesi gereken özel usulsüzlük cezası, beyannamenin kanuni süresinin sonundan başlayarak elektronik ortamda 15 gün içinde verilmesi halinde 1/4 oranında, bu sürenin dolmasını takip eden 15 gün içinde verilmesi halinde ise 1/2 oranında uygulanır.

(5904 sayılı Kanunun 22 inci maddesiyle eklenen fıkra. Yürürlük; 01.08.2009) Elektronik ortamda verilme zorunluluğu getirilen bildirim veya formlara ilişkin olarak süresinden sonra düzeltme amacıyla verilen bildirim ve formların, belirlenen sürelerin sonundan itibaren 10 gün içinde verilmesi halinde özel usulsüzlük cezası kesilmez, takip eden 15 gün içinde verilmesi halinde ise kesilmesi gereken özel usulsüzlük cezası 1/2 oranında uygulanır.(5904 sayılı Kanunun 22 inci maddesiyle eklenen fıkra. Yürürlük; 01.08.2009)Elektronik ortamda beyanname ile bildirim ve form verme mecburiyetine uymayanlara bu maddeye göre ceza kesilmesi halinde, 352 nci maddenin birinci derece usulsüzlüklerle ilgili (1) numaralı bendi ile ikinci derece usulsüzlüklerle ilgili (7) numaralı bendi uyarınca ayrıca ceza kesilmez.



II-CEZA UYGULAMASI İLE İLGİLİ DEĞERLENDİRMELERİMİZ:



1)-Vergi mükelleflerine ait aylık, üç aylık, yıllık vergi beyannamelerin ve bildirimlerin, (Ba, Bs formları ) E-Beyanname sistemi ile Elektronik ortamda verilmesi zorunlu tutulmuştur. Teknolojinin gelişmesi ile getirilen bu zorunluluk biz meslek mensuplarının işlemlerini kolaylaştırmıştır.



2)-Zorunlulukların başlaması ile birlikte süresinde verilen beyannamelerin düzeltilmesinde Özel Usulsüzlük cezası uygulanmamaktadır. Ancak; Bildirimlerin (Ba-Bs formlarının) düzeltilmesinde VUK 381 seri nolu Genel Tebliğine göre Özel Usulsüzlük cezası kesilmeye başlamıştır.



Hukuka aykırı olarak kesilen cezalar için binlerce dava açılmış ve açılan davaların büyük bir çoğunluğu mükellefler lehine sonuçlanmıştır. Maliye Bakanlığı yapmış olduğu işlemin kanunsuz olduğunu görmüş olacak ki, ceza sistemini yukarıda belirtilen Mük. Madde 355 kapsamına almıştır.



3)-Madde metninden anlaşılacağı gibi eskiden olduğu gibi aylık, üç aylık ve yıllık vergi beyannamelerinin süresinde elektronik ortamda verilmesi halinde yapılacak düzeltmeler için Özel Usulsüzlük Cezası KESİLMEYECEKTİR.



Ancak; Bildirim ve Formların (Ba-Bs) süresinde verilmesi halinde Elektronik ortamda verilme zorunluluğu getirilen bildirim veya formlara ilişkin olarak süresinden sonra düzeltme amacıyla verilen bildirim ve formların, belirlenen sürelerin sonundan itibaren 10 gün içinde verilmesi halinde özel usulsüzlük CEZASI KESİLMEYECEK, takip eden 15 gün içinde verilmesi halinde ise kesilmesi gereken özel usulsüzlük cezası 1/2 oranında KESİLECEKTİR. Düzeltme bu tarihlerden sonra verilmesi halinde cezanın tamamı KESİLECEKTİR.



4)-Vergi Beyannameleri mükelleflerin vergi kanunlarına göre vergilendirilecekleri konuları, matrahları ve hesaplanan ve ödenecek vergilerin gösterildiği bir iradi belgedir. Aksi ispat olunana kadar idarece kabul edilmek zorunda olan bu beyannamelerin süresinde verilmesi halinde, daha sonraki süreçte düzeltme yapılmasında özel usulsüzlük cezası uygulanmaz iken, vergi idaresinin bilgilendirilmesi amacı ile verilen bildirim ve formların düzeltilmesine ceza uygulanmasının hukukun temel ilkelerine aykırı olduğunu düşünmekteyiz. Dünyanın hiçbir yerinde vergi mükelleflerince düzeltilen form ve bildirimlere ceza uygulandığını zannetmiyoruz.



III- SORUNUN ÇÖZÜMÜ İLE İLGİLİ TALEPLERİMİZ:



Bildirim ve formların düzeltilmesinde ceza kesilmemesi konusunu Odamız, Türmob aracılığı ile Maliye Bakanlığına yasa çıkmadan iletmiştir. Ancak önerimizin aksine cezanın hafifletilerek kesilmesi şeklinde kanunlaşmıştır.



1)- Bildirim ve formlarının (Ba-Bs ) düzeltilmesi amacı ile verilen “Düzeltmelerö için kesilecek cezaların kaldırılması için yeni bir yasa değişikliğinin yapılması; yasal düzenlemelerin yapılacağı tarihe kadar Bakanlar Kurulunun VUK Mük.Md.414 göre yetkisini kullanarak cezaların SEMBOLİK olarak kesilmesinin sağlanması gerekmektedir.



2)-Konuya ilişkin olarak yasal düzenlemenin yapılmaması halinde, VUK Mük. Md.355 deki değişikliklerin İPTALİ için Anayasa Mahkemesinde dava açılmasının hukuki yolları kullanılacaktır.



Hukuka aykırı olarak uygulanacak cezaların takipçisi olacağımızı bilgilerinize sunarız.

3 Temmuz 2009 Cuma

5904 Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun

5904 Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun

03.07.2009 Cuma Tarihli ve 27277 (Asıl)



Kanun No. 5904 Kabul Tarihi: 16/6/2009



MADDE 1 – 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan “ve işsizlik sebepleriyle verilen tazminat” ibaresi “ve işsizlik sebepleriyle (işe başlatmama tazminatı dahil) verilen tazminat” şeklinde değiştirilmiştir.



MADDE 2 – 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 32 nci maddesinin dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.



“Ücretlerin vergilendirilmesinde asgari geçim indirimi uygulandıktan sonra, varsa teşvik amaçlı diğer indirim ve istisnalar dikkate alınır.”



MADDE 3 – 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.



“11. İktisadi işletmeleri hariç, Türkiye Kızılay Derneğine makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış ve yardımların tamamı.”



MADDE 4 – 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununa aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.



“GEÇİCİ MADDE 76 – 10/2/2005 tarihli ve 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar, 31/12/2014 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden müstesnadır.



İstisna edilen bu kazançlar üzerinden 94 üncü madde kapsamında tevkifat yapılmaz. Münhasıran bu kazançlar için gelir vergisi mükelleflerince yıllık beyanname verilmez, bu kazançlar verilecek beyannamelere dahil edilmez.”



“GEÇİCİ MADDE 77 – Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlerle ilgili olarak 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 21 inci maddesi uyarınca işverenlerce işçiye ödenen işe başlatmama tazminatları, damga vergisi hariç herhangi bir vergiye tabi tutulmaz. Anılan dönemlere ilişkin işe başlatmama tazminatı gelir vergisi tevkifatına tabi tutulan mükelleflerin; tarha yetkili vergi dairelerine başvurmaları ve dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri şartıyla 213 sayılı Vergi Usul Kanununun düzeltmeye ilişkin hükümleri uyarınca tahsil edilen gelir vergisinin red ve iade işlemleri yapılır.



Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esası belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir."



MADDE 5 – 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.



“f) İktisadi işletmeleri hariç, Türkiye Kızılay Derneğine makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış veya yardımların tamamı.”



MADDE 6 – 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin sekizinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş ve mevcut dokuzuncu fıkra onuncu fıkra olarak teselsül ettirilmiştir.



“(9) Tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflerin tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin olarak salınacak her türlü vergi tarhiyatı ve kesilecek cezalar, müteselsilen sorumlu olmak üzere; tasfiye öncesi dönemler için kanuni temsilcilerden, tasfiye dönemi için ise tasfiye memurlarından herhangi biri adına yapılır. Limited şirket ortakları, tasfiye öncesi dönemlerle ilgili bu kapsamda doğacak amme alacaklarından şirkete koydukları sermaye hisseleri oranında sorumlu olurlar. Şu kadar ki, bu fıkra uyarınca tasfiye memurlarının sorumluluğu, tasfiye sonucu dağıtılan tutarla sınırlıdır.”



MADDE 7 – 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.



“GEÇİCİ MADDE 5 – (1) Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin bu madde kapsamında 31/12/2009 tarihine kadar yapılan birleşmelerinde;



a) Birleşilen kurum tarafından münfesih kurumun birleşme tarihindeki sabit kıymetlerinin rayiç bedelle, diğer kıymetlerinin ise 213 sayılı Vergi Usul Kanununun değerleme hükümlerine göre değerlemek suretiyle bir bütün halinde devralınması ve bilançosuna kaydedilmesi,



b) Birleşmeden doğan kazançların tamamının birleşme tarihi itibarıyla birleşilen şirketin sermayesine eklenmesi,



c) Birleşilen kurumun, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini; münfesih kurumun, birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde birleşme nedeniyle vereceği kurumlar vergisi beyannamesine ekli bir taahhütnameyle taahhüt etmesi,



ç) Birleşme sonrasında üç yıl süreyle aylık ortalama bazda birleşilen kurum ile münfesih kurum tarafından, 1/4/2009 tarihinden önce verilen son aya ilişkin sigorta bildirgelerine göre istihdam edilenlerin toplamından az olmamak üzere aylık istihdam sağlanması,



şartlarıyla birleşme işlemlerinden doğan kazançlar, kurumlar vergisinden müstesnadır.



(2) Birleşme nedeniyle infisah eden kurumun, birleşme tarihinde sona eren hesap döneminde elde ettiği kazançları ile birleşilen kurumun birleşme işleminin gerçekleştiği hesap dönemi dahil olmak üzere, üç hesap döneminde elde ettiği kazançlara, onbirinci fıkraya göre belirlenen indirimli kurumlar vergisi uygulanır.



(3) Bu maddenin uygulanmasında;



a) Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletme (KOBİ): 29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu çerçevesinde kurulmuş olup 2008 yılının Aralık ayına ilişkin olarak verilen sigorta bildirgesine göre 10 ila 250 işçi çalıştıran ve 2008 hesap döneminin sonu itibarıyla yıllık net satışlar toplamı 25 milyon Türk Lirasını geçmeyen veya aktif toplamı 25 milyon Türk Lirasından az olan ticari işletmeleri,



b) Birleşme: Tam mükellef iki veya daha fazla KOBİ’nin 18 inci madde uyarınca birleşerek yeni bir anonim şirket oluşturmalarını ya da tam mükellef bir veya birkaç KOBİ’nin tam mükellef olan ve anonim şirket statüsündeki diğer bir KOBİ’ye devrolunmasını,



ifade eder.



(4) Birleşilen kurumun; indirimli kurumlar vergisi uygulamasının sona erdiği yılı izleyen üçüncü yılın sonuna kadar, bu Kanunun 18 inci ve 19 uncu maddelerine göre birleşme, devir, bölünme ve hisse değişimi işlemlerine tabi tutulması (31/12/2009 tarihine kadar KOBİ’lerin kendi aralarında yapacakları hariç) ile tasfiye edilmesi veya sermaye azaltımında bulunması halinde, birleşmeden dolayı istisna edilen ya da indirimli oran uygulaması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, gecikme faizi ile birlikte birleşilen kurumdan tahsil edilir.



(5) Bu madde uyarınca birleşen kurumların birleşme tarihi itibarıyla öz sermaye tutarını geçmeyen zararları, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen şartlarla kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabilir.



(6) Münfesih kurumdan devralınan amortismana tabi iktisadi kıymetler için, faydalı ömürleri dikkate alınarak münfesih kurumdaki kayıtlı değerleri üzerinden kalan süre için amortisman ayrılabilir.



(7) Birleşilen kurum tarafından devralınan varlıkların, devir bedelinden düşük bir bedelle satılması durumunda oluşan zararlar, birleşilen kurumun kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılamaz.



(8) Birleşme suretiyle devralınan taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının bu maddeye göre indirimli kurumlar vergisi uygulanan hesap dönemlerinde satışı halinde 5 inci maddenin birinci fıkrasının (e) bendi hükmü uygulanmaz.



(9) KOBİ tanımı kapsamına giren gelir vergisi mükellefleri, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinde aranan şartları (değerleme hükümleri hariç) sağlamaları kaydıyla, bu madde hükümlerinden yararlanır.



(10) Bu maddeye göre yapılan birleşmeler, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu bakımından, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinde belirtilen işlemler ile bu Kanuna göre yapılan devir ve bölünme işlemleri gibi değerlendirilir.



(11) Bakanlar Kurulu, bu maddeden yararlanan işletmeler için kurumlar vergisi oranını, % 75’e kadar indirimli uygulatmaya; Maliye Bakanlığı bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.



GEÇİCİ MADDE 6 – (1) Kanunun 17 nci maddesinin dokuzuncu fıkrası hükümleri, bu geçici maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan her türlü vergi tarhiyatı ve kesilen cezalar hakkında uygulanmaz.



GEÇİCİ MADDE 7 – (1) Kanunun geçici 5 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendindeki anonim şirket ifadeleri, 31/12/2009 tarihine kadar anılan madde kapsamında yapılan birleşmelerde sermaye şirketi olarak dikkate alınır.”



MADDE 8 – 25/10/1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinin (d) alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.



“d) Müzayede mahallerinde ve gümrük depolarında yapılan satışlar ile 10/2/2005 tarihli ve 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanununa göre düzenlenen ürün senetlerinin, senedin temsil ettiği ürünü depodan çekecek olanlara teslimi,”



MADDE 9 – 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir.



“3. 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanununa göre düzenlenen ürün senetlerinin, senedin temsil ettiği ürünü depodan çekecek olanlara teslimine ait katma değer vergisinin ödenmesinden lisanslı depo işleticileri sorumludur.”



MADDE 10 – 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.



“k) 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanununa göre düzenlenen ürün senetlerinin temsil ettiği ürünlerin depodan çekilmesi.”



MADDE 11 – 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine ikinci paragraftan sonra gelmek üzere, aşağıdaki paragraf eklenmiştir.



“14/7/2004 tarihli ve 5224 sayılı Sinema Filmlerinin Değerlendirilmesi ve Sınıflandırılması ile Desteklenmesi Hakkında Kanun kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından onaylanan sinematografik eserlere ilişkin yabancı yapımcılar tarafından satın alınacak 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 232 nci maddesinde yer alan ve ilgili yılda uygulanmakta olan haddin üzerindeki mal ve hizmetler nedeniyle ödenen katma değer vergisi yapımcılara iade olunur.”



MADDE 12 – 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bentler eklenmiştir.



“g) 6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (II) sayılı listede yer alan malların, Başbakanlık merkez teşkilatına teslimi,



ğ) 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanununa göre düzenlenen ürün senetlerinin, ürün ihtisas borsaları ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığından ürün senedi alım-satımı konusunda izin alan ticaret borsaları aracılığıyla ilk teslimi.”



MADDE 13 – 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin:



a) İkinci fıkrasının (b) bendinde yer alan “özel okullar tarafından ilgili dönemdeki kapasitelerinin % 10’unu” ibaresi “özel okullarca bedelsiz verilen eğitim, öğretim hizmetlerinde ilgili dönemdeki kapasitelerinin % 10’unu, 24/3/1950 tarihli ve 5661 sayılı Yüksek Öğrenim Öğrenci Yurtları ve Aşevleri Hakkındaki Kanuna Ek Kanun ile 30/4/1992 tarihli ve 3797 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun hükümlerine göre kurulan öğrenci yurtları tarafından bedelsiz verilen yurt hizmetlerinde ilgili dönemdeki kapasitelerinin % 10’unu,” şeklinde değiştirilmiştir.



b) Dördüncü fıkrasının (k) bendinde yer alan “ile konut yapı kooperatiflerinin üyelerine konut teslimleri” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.



MADDE 14 – 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin dördüncü fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.



“t) 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin, 1 inci maddenin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinin (d) alt bendi ile 13 üncü maddenin birinci fıkrasının (ğ) bendinde belirtilen işlemler hariç olmak üzere, ürün ihtisas borsaları ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığından ürün senedi alım-satımı konusunda izin alan ticaret borsaları aracılığıyla teslimleri (Bu kapsamda vergiden istisna edilen işlemler bakımından 30 uncu maddenin birinci fıkrasının (a) bendi hükmü uygulanmaz.).”



MADDE 15 – 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.



“d) Gümrük depolarında ve müzayede mahallerinde yapılan satışlarda kesin satış bedeli ile 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin, senedin temsil ettiği ürünü depodan çekecek olanlara tesliminde, senedin en son işlem gördüğü borsada oluşan değeri.”



MADDE 16 – 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.



“GEÇİCİ MADDE 28 – (1) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce bina inşaat ruhsatı almış olan konut yapı kooperatiflerince, üyelerine yapılan konut teslimleri katma değer vergisinden müstesnadır.”



MADDE 17 – 6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun Eki (I) sayılı listesinin (B) cetveline, bu Kanuna ekli (1) sayılı cetvelde yer alan G.T.İ.P. numaralı mal, vergi tutarı ile birlikte eklenmiştir.



MADDE 18 – 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7 nci maddesinin (3) numaralı fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.



“3. a) (II) sayılı listede yer alan mallardan; uçak ve helikopterlerin Türk Hava Kurumu tarafından ilk iktisabı,



b) (II) sayılı listede yer alan malların, Başbakanlık merkez teşkilatı tarafından ilk iktisabı,”



MADDE 19 – 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.



“GEÇİCİ MADDE 6 – 31/12/2013 tarihine kadar, bu Kanuna ekli (IV) sayılı listede yer alan 8517.12.00.00.11 G.T.İ.P. numaralı malların karşısında gösterilen orana göre hesaplanan verginin, bu malların her bir adedi için 40 Türk Lirasından az olması halinde, orana göre hesaplanan vergi yerine her bir adet için 40 Türk Lirası vergi alınır. Bakanlar Kurulu bu tutarı sıfıra kadar indirmeye, üç katına kadar artırmaya yetkilidir.”



MADDE 20 – 1/7/1964 tarihli ve 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun “IV- Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümüne aşağıdaki fıkra eklenmiştir.



“40. 10/2/2005 tarihli ve 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu çerçevesinde, mudi ile lisanslı depo işletmesi arasında düzenlenen mukavelenameler ve ürün senedi.”



MADDE 21 – 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 72 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “tapu sicil müdürü veya tevkil edeceği bir memur ve ticaret odasınca seçilmiş bir üye” ibaresi “defterdarın, vergi dairesi başkanlığı bulunan yerlerde ise vergi dairesi başkanının görevlendireceği iki memur, tapu sicil müdürü veya tevkil edeceği bir memur ve ticaret odasınca seçilmiş bir üye (ilgili olduğu arsalara ilişkin takdir komisyonlarına organize sanayi bölgesini temsilen bir üye)” şeklinde ve dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.



“Takdir komisyonlarının kurulacağı yerler ile bu madde uyarınca kurulan komisyonların çalışma usul ve esaslarını belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”



MADDE 22 – 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “100.000.000 lira”, “50.000.000 lira” ve “25.000.000 lira” ibareleri sırasıyla “1.000 Türk Lirası”, “500 Türk Lirası” ve “250 Türk Lirası” şeklinde değiştirilmiş, ikinci fıkrasının sonuna aşağıdaki cümle ve maddenin sonuna aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.



“Ancak, bu ödevlerin yerine getirilmesine ilişkin usul ve esasların Maliye Bakanlığınca yapılan düzenleyici idari işlemlerle duyurulması halinde, ilgililere ayrıca yazılı olarak bildirilme şartı aranmaz.”



“Elektronik ortamda verilme zorunluluğu getirilen bildirim veya formlara ilişkin olarak süresinden sonra düzeltme amacıyla verilen bildirim ve formların, belirlenen sürelerin sonundan itibaren 10 gün içinde verilmesi halinde özel usulsüzlük cezası kesilmez, takip eden 15 gün içinde verilmesi halinde ise kesilmesi gereken özel usulsüzlük cezası 1/2 oranında uygulanır.



Elektronik ortamda beyanname ile bildirim ve form verme mecburiyetine uymayanlara bu maddeye göre ceza kesilmesi halinde, 352 nci maddenin birinci derece usulsüzlüklerle ilgili (1) numaralı bendi ile ikinci derece usulsüzlüklerle ilgili (7) numaralı bendi uyarınca ayrıca ceza kesilmez.”



MADDE 23 – 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 359 uncu maddesinin (a) fıkrasında yer alan “bir yıldan” ibaresi “on sekiz aydan” şeklinde değiştirilmiştir.



MADDE 24 – 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 77 nci maddesinin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir.



“Resmi sicile kayıtlı olan menkul malların haczi, sicillerine işlenmek üzere sicilin tutulduğu daireye tebliğ edilmek suretiyle de yapılır. Tahsil dairelerince düzenlenen haciz bildirileri, alacaklı tahsil dairelerince ya da alacaklı amme idaresi vasıtasıyla, posta yerine elektronik ortamda tebliğ edilebilir ve bu tebligata elektronik ortamda cevap verilebilir. Elektronik ortamda yapılacak tebliğe ve cevapların elektronik ortamda verilebilmesine ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”



MADDE 25 – 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 88 inci maddesinin birinci fıkrasının sonuna aşağıdaki cümleler eklenmiştir.



“Tahsil dairelerince düzenlenen haciz bildirileri, alacaklı tahsil dairelerince ya da alacaklı amme idaresi vasıtasıyla, posta yerine elektronik ortamda tebliğ edilebilir ve bu tebligatlara elektronik ortamda cevap verilebilir. Elektronik ortamda yapılacak tebliğe ve cevapların elektronik ortamda verilebilmesine ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”



MADDE 26 – 14/3/2007 tarihli ve 5602 sayılı Şans Oyunları Hasılatından Alınan Vergi, Fon ve Payların Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.



“(1) İlgili kurum ve kuruluşların bir takvim yılı içindeki her türlü yatırım ve işletme giderlerinin toplamı, aynı dönemde elde ettikleri hasılat ve her ne ad altında olursa olsun elde ettikleri diğer gelirler toplamının % 20’sini geçemez. Şans oyunlarının lisans veya işletim hakkının devri halinde, lisans veya işletim hakkını devreden ve devralan kurum ve kuruluşların payları, at yarışları hasılatından yarış müessesesine aktarılan müessese payı ve Tarım ve Köyişleri Bakanlığı emrine açılan özel hesaba aktarılan tutarlar ile Spor Toto Teşkilat Başkanlığınca oynatılan şans oyunları hasılatından Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüne, federasyonlara, spor kulüplerine ve sporculara isim hakkı olarak aktarılan tutarlar bu orana dahildir.”



MADDE 27 – 28/2/2008 tarihli ve 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasına (g) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent eklenmiş ve mevcut (ğ) bendi (h) bendi olarak teselsül ettirilmiştir.



“ğ) Kamu personeli: 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun eki (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idarelerinde, il özel idareleri ve belediyeler ile bunlara bağlı kuruluşlarda, üyelerinin tamamı köylerden oluşan birlikler dışındaki mahalli idare birliklerinde, döner sermayeli kuruluşlarda, kanunla kurulan fonlarda, kefalet sandıklarında, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları ile 5018 sayılı Kanun kapsamı dışındaki özel bütçeli kamu idarelerinde çalışan memurlar ile diğer kamu görevlilerini ve diğer personeli (Bu kamu görevlilerinin ilgili mevzuat kapsamında sahip oldukları özlük haklarına sahip olmayanlardan geçici olarak ve proje süresiyle sınırlı olarak istihdam edilenler bu Kanun uygulamasında kamu personeli sayılmaz.),”



MADDE 28 – 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının ilk cümlesinde, ikinci, üçüncü ve yedinci fıkralarında yer alan “kanunla kurulan vakıflar” ibareleri, “kanunla kurulan veya teknoloji geliştirme projesi anlaşmaları kapsamında uluslararası kurumlardan ya da kamu kurum ve kuruluşlarından Ar-Ge projelerini desteklemek amacıyla fon veya kredi kullanan vakıflar” şeklinde değiştirilmiştir.



MADDE 29 – 11/7/1972 tarihli ve 1606 sayılı Bazı Dernek ve Kurumların Bazı Vergilerden, Bütün Harç ve Resimlerden Muaf Tutulmasına İlişkin Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının sonuna aşağıdaki cümle eklenmiştir.



“Bu muafiyetlerin, Türkiye Kızılay Derneğinin 11/4/2007 tarihli ve 5624 sayılı Kanuna göre yürüttüğü faaliyetleri hariç olmak üzere, bu kuruluşlara ait iktisadi işletmelere şümulü yoktur.”



MADDE 30 – 29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 404 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.



“13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesine göre yapılacak bölünmelerde bu hüküm uygulanmaz.”



MADDE 31 – 8/6/1959 tarihli ve 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun:



a) 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan “yarışma ve çekilişlerde kazanılan ikramiyelerin” ibaresi “yarışma ve çekilişler ile 14/3/2007 tarihli ve 5602 sayılı Şans Oyunları Hasılatından Alınan Vergi, Fon ve Payların Düzenlenmesi Hakkında Kanunda tanımlanan şans oyunlarında kazanılan ikramiyelerin” şeklinde değiştirilmiştir.



b) 7 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “futbol müsabakaları ve at yarışları üzerine müşterek bahis düzenleyenler” ibaresi “5602 sayılı Kanun kapsamında şans oyunları düzenleyen ilgili kurum ve kuruluşlar” şeklinde değiştirilmiştir.



c) 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan “futbol müsabakalarına ve at yarışlarına ait müşterek bahislerde” ibaresi “5602 sayılı Kanunda tanımlanan şans oyunlarında” şeklinde değiştirilmiştir.



ç) 16 ncı maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan “Futbol müsabakalarına ve at yarışlarına ait müşterek bahislerle” ibaresi “5602 sayılı Kanunda tanımlanan şans oyunları ile” şeklinde değiştirilmiştir.



d) 19 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “futbol müsabakalarına ve at yarışlarına ait müşterek bahisler” ibaresi “5602 sayılı Kanunda tanımlanan şans oyunları” şeklinde değiştirilmiştir.



MADDE 32 – 29/7/1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 16 ncı maddesinde yer alan “250.000.000 lirası” ibaresi “10.000 Türk Lirası” şeklinde değiştirilmiştir.



MADDE 33 – 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 29 uncu maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.



“Vergi değerinin hesabında bin liraya, verginin hesaplanmasında ise bir liraya kadar olan kesirler dikkate alınmaz.”



MADDE 34 – 13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 39 uncu maddesinin;



1) Birinci fıkrasında yer alan “Telekomünikasyon Kurumuyla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak veya bu Kurumdan ruhsat veya genel izin almak suretiyle telekomünikasyon alt yapısı kurup işleten veya telekomünikasyon hizmeti sunan işletmecilerin” ibaresi “Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuyla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak suretiyle veya 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu uyarınca bu Kuruma bildirim yapılması veya bu Kurumca kullanım hakkı verilmesi yoluyla yetkilendirilen veya yetkilendirilmiş sayılan işletmecilerin”,



2) Birinci fıkrasının (a) ve (d) bentleri ile dördüncü fıkrasında yer alan “telekomünikasyon” ibareleri “elektronik haberleşme”; beşinci fıkrasında yer alan “Telekomünikasyon işletmecilerinin; imtiyaz veya görev sözleşmeleri, ruhsatlar veya genel izinler uyarınca” ibaresi “İlgili mevzuatına göre yetkilendirilen elektronik haberleşme işletmecilerinin,”,



şeklinde değiştirilmiştir.



MADDE 35 – 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 168 inci maddesinin ikinci fıkrasına, birinci cümlesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümle eklenmiştir.



“Şu kadar ki hazırlanan tarifede; genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davalar ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir.”



MADDE 36 – 4/12/1984 tarihli ve 3093 sayılı Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanununun 4 üncü maddesinin (a) fıkrasında yer alan “Aşağıdaki cihazları imal veya ithal edenler satış sırasında, fabrika çıkış fiyatı veya ithal maliyeti üzerinden bir defaya mahsus olmak üzere,” ibaresi “Aşağıdaki cihazları imal edenler cihazın satış faturasındaki (özel tüketim vergisi hariç) Katma Değer Vergisi matrahı, ithal edenler ise Gümrük Giriş Beyannamesindeki (özel tüketim vergisi hariç) Katma Değer Vergisi matrahı üzerinden bir defaya mahsus olmak üzere;” şeklinde ve aynı maddenin (d) fıkrası ise “Bu maddede belirtilen oranları topluca veya ayrı ayrı iki katına kadar artırmaya veya kanuni oranı sıfıra kadar indirmeye, (a) fıkrasının 6 numaralı bendi kapsamında bandrole tabi olan cihazları türleri ve özellikleri itibarıyla gruplandırmaya ve her bir grup için farklı bandrol oranları belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkilidir.” şeklinde değiştirilmiştir.



MADDE 37 – 3093 sayılı Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanununun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasının sonuna aşağıdaki cümleler eklenmiştir.



“Tahakkuku müteakip tebliğ edilen para cezalarını ödemeyenler hakkında 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre işlem yapılır. Bu maddeye göre kesilecek idari para cezalarına karşı, ilgilisine tebliğ tarihinden itibaren, bir ay içerisinde yetkili idare mahkemesinde dava açılabilir.”



MADDE 38 – 1/6/1989 tarihli ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun geçici 13 üncü maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.



“Bu fıkranın yürürlüğe girmesini müteakip, Birlik olağan genel kurulu toplanıncaya kadar, Kanunun, Birlik tarafından yönetmelikle düzenlenmesini öngördüğü konularda yönetmelikleri hazırlamaya ya da mevcut yönetmeliklerde değişiklik yapmaya Birlik Yönetim Kurulu yetkili olup, bunlar Maliye Bakanlığının uygun görüşü alınarak Resmi Gazetede yayımlanır. Bu düzenlemelerle ilgili olarak 33 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi uygulanmaz.



Birlik ve odaların 2010 yılı bütçesi, 2009 yılı bütçesi gelir ve giderleriyle birlikte yüzde ona kadar artırılmak suretiyle Birlik ve oda yönetimleri tarafından düzenlenir ve uygulanır.”



MADDE 39 – 1) 29/7/1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 4 üncü ve 14 üncü maddelerinde yer alan “Katma” ibareleri “Özel” şeklinde değiştirilmiştir.



2) 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 56 ncı maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci cümlesinde yer alan “nakdi” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.



3) 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 116 ncı maddesinin üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkraları yürürlükten kaldırılmıştır.



4) 13/10/1983 tarihli ve 2919 sayılı Kanunun ek 2 nci maddesinin dördüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.



5) 1/6/1989 tarihli ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun 19 uncu maddesinin birinci fıkrasının (f) bendindeki “Yıllık” ile 49 uncu maddesinin ikinci fıkrasındaki “12/4,” ibareleri madde metninden çıkarılmıştır.



GEÇİCİ MADDE 1 – Türkiye Kızılay Derneği adına kayıt ve tescilli olan motorlu taşıtlarla ilgili olarak 1/7/2008 tarihinden önce tahakkuk eden motorlu taşıtlar vergisi, bu vergiye ilişkin gecikme zammı, gecikme faizi ve vergi cezaları ile 11/7/1972 tarihli ve 1606 sayılı Bazı Dernek ve Kurumların Bazı Vergilerden, Bütün Harç ve Resimlerden Muaf Tutulmasına İlişkin Kanunun 1 inci maddesinde sayılan kurum ve kuruluşların iktisadi işletmeleri adına 31/12/2008 tarihinden önceki vergilendirme dönemlerine ilişkin tahakkuk ettirilen kurumlar vergisi ile kurumlar vergisi ve geçici vergiye ilişkin gecikme zammı, gecikme faizi ve vergi cezalarının; bu alacaklarla ilgili olarak açılmış bulunan tüm davalar ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesinin uygulanmasına yönelik açılmış tüm davalardan, bu Kanunun yayımlandığı tarihi izleyen ikinci ayın sonuna kadar vazgeçilmesi şartıyla tahsilinden vazgeçilir. Madde kapsamına giren alacaklara ilişkin olarak tarhiyat yapılmaz ve yapılmış olan tarhiyatlar, maddede belirtilen şartların yerine getirilmesi koşuluyla terkin edilir. Madde kapsamında terkini gereken alacaklara karşılık, 31/12/2005 tarihinden sonraki vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak tahsil edilmiş tutarlar red ve iade edilir.



Davadan vazgeçme dilekçeleri bağlı bulunulan vergi dairesine verilir, bu dilekçelerin vergi dairesine verildiği tarih, ilgili yargı merciine verildiği tarih sayılarak, dilekçeler ilgili yargı merciine gönderilir. Bu madde hükmünden yararlanmak üzere başvuruda bulunan ve açtığı davalardan vazgeçen mükellefin 193 sayılı Kanunun geçici 67 nci maddesinin uygulanmasına yönelik ihtilaflara ilişkin daha önce verilmiş ve kanun yolu tüketilmemiş kararlar uyarınca, taraflara tebliğ edilip edilmediğine bakılmaksızın işlem yapılmaz. Madde hükmünden yararlanma başvurusu üzerine idarece de ihtilaflar devam ettirilmez ve bu davalarla ilgili olarak yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmez.



Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.



GEÇİCİ MADDE 2 – (1) 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun;



a) 32/A maddesi kapsamında olup 31/12/2010 tarihine kadar başlayan yatırımlar için söz konusu maddenin ikinci fıkrasının (b) bendinde geçen “% 25” ve “% 45” oranları, sırasıyla “% 60” ve “% 70” olarak uygulanır. Aynı madde uyarınca, münhasıran Çanakkale ilinin Gökçeada ve Bozcaada ilçelerine il genelinden farklı bir gruplandırma yapmaya ve sektörel öncelik belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkilidir.



b) Geçici 4 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki “münhasıran” ibaresi, 31/12/2010 tarihine kadar “Bakanlar Kurulunca belirlenen illerde münhasıran” olarak uygulanır.



c) Geçici 5 inci maddesinin uygulamasına ilişkin olarak, birleşen veya birleşilen şirketlere anılan Kanunun 13 üncü maddesine göre ilişkili kişi sayılanlar tarafından istihdamın veya faaliyetin kaydırılması gibi sadece teşviklerden yararlanmak amacıyla yapılan işlemlerin bulunması halinde, anılan maddedeki teşviklerden yararlanılamaz.



(2) Elektrik dağıtım şirketlerinden 31/12/2008 tarihi itibarıyla hisselerinin tamamı kamuya ait olanların söz konusu tarihten önceki vergilendirme dönemlerine ilişkin olup bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar elektrik satışından doğan ve süresinde tahsil edilmemesi nedeniyle hesaplanan gecikme faizi ve/veya gecikme zammı alacaklarının tahsili beklenmeksizin dönem sonlarında tahakkuk ettirilmesi suretiyle yapılan her türlü vergi tarhiyatı ve buna ilişkin vergi cezaları ile gecikme faizleri ve gecikme zamları bu konuda herhangi bir ihtilaf yaratılmamak ve yaratılmış ihtilaflardan vazgeçilmek şartıyla terkin edilir, tahsil edilmiş ise red ve iade edilmez. Madde kapsamına giren dönemlere ilişkin olarak aynı gerekçeyle tarhiyat yapılmaz.



MADDE 40 – Bu Kanunun;



a) 2 nci maddesi 1/1/2009 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde,



b) 22 nci, 27 nci ve 28 inci maddeleri yayımını izleyen aybaşında,



c) 29 uncu maddesi 1/1/ 2010 tarihinde,



ç) 34 üncü maddesi 10/5/2009 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde,



d) Diğer hükümleri yayımı tarihinde,



yürürlüğe girer.



MADDE 41 – Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.



2/7/2009